Ramazan ayının fazileti nelerdir ? Bu ay hakkında Peygamber Efendimiz s.a.v ne buyurmuşlardır. İslam dininin beş şartından biri olan ve orucun tutulduğu ve birçok fazilete sahip olan mübarek bir aydır Ramazan-ı Şerif ayı. Bu ayda yapılan ibadetlerin sevabı kat kat artar ve günahlar affolur.
Orucun Fazileti ve Orucun Faydaları:
Oruç, İslam’ın şartlarından biri olan ve farz kılınan bir ibadettir. Bakara Suresi’nin 183. ayet-i kerimesinde, oruç tutmanın başlıca hikmetinin, kalplerimizde şefkat, merhamet, takva ve Allah korkusu gibi yüksek duyguların tecellisini temin etmek olduğu belirtilmektedir.
Oruç, dinin en büyük ibadetlerinden biridir. Günah ve kötülüğe olan hırslar bununla teskin edilir. Nefsi emmâre, oruç ile terbiye edilir. Oruç tutanlar, akıl ve iradelerine hakim olurlar ve nefislerini zapt etmeyi bilirler. Bunun için Peygamber Efendimiz (s.a.v.), nefislerine sahip çıkamayacaklar hakkında, “Oruç tutsunlar, çünkü orucun güzel bir tesiri vardır.” buyurmuştur.
Oruç tutmayan kişi; sabretmesini bilmez, nefsini zapt edemez, hele refah içinde yaşayanlar bir gün aç kalmakla hemen ölüvereceklerini zannederler ve bu zan ile orucu zararlıymış gibi telakki ederler. Hâlbuki oruç gerek fertler ve gerek cemiyet hakkında büyük bir rûhî terbiyeyi sağlar. Aynı zamanda midenin ve bedenin istirahatini temin ettiğinden vücuda sıhhî ve tıbbî faydaları da vardır. Orucun bedene, rûha, cemiyete ve ahlâka olan faydaları, orucun farz olmasının asıl sebep ve hikmeti değildirler.
Orucun farz olmasının asıl hikmeti, Allah’ın emrine boyun eğmek ile kulluk zevkini tatmak ve ruhu, riya eserinden temizleyerek ihlâsın kuvvetini artırmak, kendini bizzât Allahü Teâlâ’nın korumasına teslim etmek için nefsiyle mücahede etmektir. Nitekim Cenâb-ı Hak bir hadîs-i kudsîde, “Oruç, benim içindir ve onun mükâfatını ancak ben veririm.” buyurmuştur.
İşte zor ve güç gibi görünen oruç, bu kadar güzel bir ibadettir. Oruç, “Yemin olsun ki biz, sizi biraz korku ve biraz açlıkla imtihan edeceğiz…” meâlindeki Bakara Suresi’nin 100. ayet-i kerimesinde işaret buyurulan “biraz açlıktan” bir hissedir ki bu sayede uzun uzadıya âhiret açlıklarının önüne geçilecek ve sabredenlere verilen büyük müjdelere erişilecektir.
Orucun Faydaları ve Hikmetleri:
- Takvayı Artırmak: Oruç tutmak, Allah’a yakınlaşmak için önemli bir vesiledir.
- Nefsi Terbiye Etmek: Nefsin terbiye edilmesine ve günahlardan uzak durulmasına yardımcı olur.
- Fakirlerin Halini Anlamak: Oruç tutmak, fakirlerin ve açların durumunu daha iyi anlamamızı sağlar.
- Şükretmeyi Öğrenmek: Oruç tutmak, sahip olduklarımız için şükretmeyi öğretir.
- Sağlıklı Yaşamak: Vücudun sağlık açısından da birçok faydası vardır.
Orucun Farz Olmasının Hikmetleri:
- Allah’a itaat etmeyi ve teslim olmayı öğretmek.
- Nefsi terbiye etmek ve günahlardan uzak durmayı sağlamak.
- Fakirlerin ve açların durumunu anlamamızı sağlamak.
- Şükretmeyi öğretmek.
- Sağlıklı yaşamamızı sağlamak.
Ramazan Ayının Fazileti:
- Ramazan ayı, Kur’an-ı Kerim’in indirildiği aydır.
- Kadir Gecesi’ni barındırır ki, bu gece bin aydan daha hayırlıdır.
- Cennet kapılarının açıldığı, Cehennem kapılarının kapandığı bir aydır.
- Şeytanlar zincire vurulur ve günahlara karşı daha az vesvese verirler.
- Bol bol dua ve istiğfar yapılması için bir fırsattır.
- Yardımlaşma ve dayanışmanın arttığı bir aydır.
Ramazan Ayında Yapılması Gerekenler:
- Oruç tutmak.
- Teravih namazı kılmak.
- Kur’an-ı Kerim okumak.
- Dua ve istiğfar etmek.
- Sadaka ve zekat vermek.
- Yardımlaşma ve dayanışmaya önem vermek.
- Günahlardan uzak durmak.
Ramazan Ayının Sonu:
Ramazan ayının sonu, Ramazan Bayramı ile kutlanır. Bu bayram, bir ay boyunca yapılan ibadetlerin ve fedakarlıkların mükafatı olarak görülür. Bayramlaşmak, büyükleri ziyaret etmek, fakirlere ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmek bayramın önemli geleneklerindendir.
Ramazan-ı Şerif hakkında Hadis-i Şerif:
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular ki:
- “Her kim Ramazân-ı şerîf ayında bir zikir meclisinde hazır bulunursa, Allâhü Teâlâ, (o kimsenin meclise gidip gelirken attığı) her adımına bir ibadet sevabı yazar ve o kişi, kıyamet günü benimle beraber Arş-ı A‘lâ’nın altında olur.”
- “Her kim Ramazân-ı şerîf ayında, cemaatle namaza devam ederse, Allâhü Teâlâ, o kimseye, kıldığı her bir rekât için (Cennet’te) nurdan bir şehir ihsân eder.”
- “Her kim bu ayda, gücü yettiğince anne-babasına iyilikte bulunursa Allâhü Teâlâ, o kimseye rahmet nazarıyla bakar ve ben de ona kefîl olurum.”
- “Her kim Ramazân-ı şerîfte bir Müslümanın ihtiyacını giderirse, Allâhü Teâlâ da onun bin ihtiyacını giderir. Her kim çoluk çocuk sahibi bir fakire sadaka verirse, Allâhü Teâlâ, ona milyon hasene yazar, onun milyon günahını siler ve onun makamını milyon derece yükseltir.”
- “Her kim, Müslüman kardeşinin ihtiyacını gidermek için yürürse (evinden çıkarsa), ayrıldığı yere dönünceye kadar, Allâhü Teâlâ, onun için her bir adımına yetmiş sevap yazar ve ondan yetmiş günahı siler.”
Ramazan-ı Şerif hakkında İmam-ı Rabbani’nin (k.s.) Sözleri:
- Kim bu ayda hayırlar ve sâlih ameller işlemeye muvaffak olursa, o kimse, senenin tamamında hayırlı amel işlemeye muvaffak olur. Bu ayı dağınık bir vaziyette geçiren kimse, senenin tamamında dağınık olur. Bu ayı fırsat bilerek mümkün olduğunca mânen derlenip toparlanmak için gayret göstermek lâzımdır.
- Peygamberimiz (s.a.v.), iftar vaktinde şu duayı okurlardı: ‘Zehebe’z-zameü vebtelleti’l-urûku ve sebete’l-ecru inşâallâhü teâlâ.’
- Bu ayda, terâvih namazı kılmak ve Kur’ân-ı Kerîm hatmi yapmak, birçok fayda ve sevap kazandıracak olan sünnet-i müekkedelerdendir. Allâhü Teâlâ, bizleri, Habîbi -aleyhi ve alâ âlihi’s-salâtü ve’s-selâm- hürmetine bunları yapmaya muvaffak kılsın.” Âmîn.
Ramazan-ı Şerif ayı, manevi arınma ve yenilenme için eşsiz bir fırsattır. Bu ayda yapılan ibadetlerin ve fedakarlıkların sevabı kat kat artar ve günahlar affolur. Bu nedenle Ramazan ayını en iyi şekilde değerlendirmeye çalışmalıyız.
